En Sıcak Konular

Bebek uyutmanın püf noktaları neler?

1 Aralık 2007 16:20 tsi
Bebek uyutmanın püf noktaları neler? Ailelerin, bebeklerin ölüm riskine karşı korunması için nasıl uyutulması gerektiği konusunda mutlaka eğitilmesi gerektiği bildirildi.

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ve Neonatoloji Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Küçüködük, bebeklerin ölüm riskine karşı sırtüstü yatırılarak uyutulması gerektiğini söyledi.

Prof. Dr. Şükrü Küçüködük, bebeğin uyku ortamının nasıl olması, ne kadar uyuması ve uyku problemlerinin nasıl çözümlenmesi gerektiği konularında bilgi verdi. Bebeklerin 3 aylık olana kadar tekerlekli bebek arabasına takılabilen, gerektiğinde evden dışarıya çıkıldığında kenarlarında tutacakları olan taşınır bebek yatağında ya da beşikte uyuyabileceğini belirten Küçüködük, "Üçüncü aydan 3 yaşına kadar kullanılan bebek karyolalarında koruma çubuklarının aralıkları kol ya da bacakların sıkışmaması için 2.5 santimden dar, bacakların da dışarı sarkmaması için 6 santimden geniş olmamalıdır.

Yatak altlığıyla korkulukların tepesi arasında en az 60 santim yükseklik bulunmalıdır. Bebeğin yatağı karyolaya tam oturmalı, bebeğin kolunu, bacağını ya da başını sıkıştırabilecek kadar boşluklar olmamalıdır" dedi.
Bebeğin yatağının pamuklu kumaşla kaplanması ve çok yumuşak olmaması gerektiğine dikkat çeken Küçüködük, yüzüstü dönmesi durumunda havasız kalmasını önleyecek hava delikleri bulunmasının da önemine işaret etti.

"BEBEKLER SIRTÜSTÜ YATIRILARAK UYUTULMALI"

Yatak takımlarında sentetikten kaçınılması, yeni doğan bebekler için onu sıcaktan bunaltmayacak pamuklu örtüler ve ince battaniyeler kullanılması, bir yaşından sonra ise hafif ve sıcak tutan bir yorgan seçilmesi gerektiğine değinen Küçüködük, "Boğulma tehlikesine karşı bebekler en azından 2 yaşına gelene kadar yastık kullanılmamalıdır. Ani bebek ölümlerine karşı bebekler sırtüstü yatırılarak uyutulmalıdır" diye konuştu.

Bebeği huzursuz edebileceği için aşırı sarıp sarmalanmaması, oda ısısının ılık olmasının (18-20 santigrat derece) önemini anlatan Küçüködük, imkan varsa bebek odasına gece lambası ve oturulan odadan bebeğin rahatça kontrol edilebileceği bebek alarmı takılmasının gerekliliğini dile getirdi.

İlk günlerde gece-gündüz kavramı gelişmediği için bebeklerin gelişigüzel saatlerde uyuduğunu, aylar geçtikçe uyku saatlerinin geceye kayacağını kaydeden Küçüködük, "Annelerin doktorlara en çok sorduğu sorulardan biri bebeğin ne kadar uyuması gerektiği konusudur. Çocuk doyurulduğu, gazı çıkarıldığı, sessiz ve ısısı ayarlanmış bir ortamda yatırıldığı sürece ihtiyacı olacak uyku süresi kadar uyur.

Bebekler genellikle sorunları yoksa bir emzirmeden diğerine kadar uyku hallerini sürdürür. Çocuk büyüdükçe uyku ihtiyacı da azalır. 6 aylık bir bebekte günlük uyku süresi çocuktan çocuğa değişmekle beraber toplam 15 saat, 1 yaşında ise 14 saat kadardır. Her çocuğun kendine göre bir uyku düzeni vardır. Uyku genellikle günün aynı saatlerine rastlar. Bebekler ilk yaşın sonlarına doğru öğle öncesi ve öğle sonrası olmak üzere iki kez uyur. Gündüz uyku alışkanlıklarının 2 saati geçmemesine dikkat etmek gerekir. Bebeğin uykusu bu süreyi aştığında gerekirse dikkatlice uykudan uyandırılmalıdır" şeklinde konuştu.

"ANNE ÇOCUĞUNU KOYNUNA ALMAMALI"

Bir yaşını tamamlayan çocukların genellikle gündüzleri 1-2 saat, geceleri ise 12 saat kadar uyuduklarını ifade eden Küçüködük, bu durumun her çocukta farklı olabileceğini hatırlattı. Küçüködük, çocuğa akşamları düzenli olarak aynı saatte yatağa yatma alışkanlığının kazandırılması gerektiğinin önemini vurgulayarak, "Aksi halde çocukta uyku problemleri başlayabilir. Akşamları uyku alışkanlığının kazanılması için bebeğin beslenmesinin odasında yapılması sağlanmalı. Uykuyu ceza değil eğlence haline getirmek için 20 dakikalık bir zaman ayrılmalı, mimikli bir oyun kurgusunun oluşturulması gereklidir. Bunun yanı sıra yatağına sevdiği oyuncaklar ya da sarılarak uyuduğu bir şey varsa o konulmalıdır" dedi.

Bazı çocukların gece yarısı uykudan ağlayarak uyanıp annelerinin yatağına gittiğini kaydeden Küçüködük, bu durumda annenin çocuğu koynuna almaması gerektiğini belirtti. Küçüködük, şunları söyledi:
"Anne çocuğu koynuna almak yerine, onu tekrar yatağına yatırıp, yanında oturarak sırtını sıvazlayıp onu okşaması, sakinleşmesini sağlamaya çalışması daha doğru bir hareket olacaktır. Bu uygulama çocuğun her seferinde annesinin yatağına gitme alışkanlığını kazanmasını da engeller."



Bu haber 3,073 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,967 µs