En Sıcak Konular
Star
Mehmet Altan
0 0 0000
ABD İran’ı bombalar mı?
Dün Başkan Bush ile görüşüp yemek yiyen Abdulah Gül on iki yıl aradan sonra ABD’ye giden ilk cumhurbaşkanı oldu.
Abdullah Gül, bu davetin hikayesini ABD’ye giderken gazetecilere şöyle anlatıyordu:
Cumhurbaşkanı seçimi akabinde, Sayın Sezer’i yolcu ettikten 2-3 dakika sonra, ilk arayan ABD Başkanı Bush oldu. Uçaktan aradı ve tebrik etti. O görüşmede beni ülkesine davet etti. Ziyaret böyle planlandı. Rice da bu ziyaret öncesinde kahvaltı etmek istedi; eski dostluğumuz var, memnuniyetle kabul ettim. Savunma Bakanı da görüşmek istedi, kabul ettim. ABD siyasetinde önemli bir konumda olan Dick Cheney de öyle. Özellikle terörle mücadele ve enerji politikalarında çok etkin.
Böyle gezilerde ne kadar çok görüşme yapılırsa o kadar iyidir. Bugüne kadar Turgut Bey’in ve Süleyman Bey’in gezilerinde bu kadar kapsamlı bir görüşme trafiği yok. Ben dış ziyaretlere ne kadar çok faydalanabiliriz diye bakarım. İş yapmak için gidiyoruz. Fırsatları değerlendirmek lazım.
Ben ABD’lilerle görüşmelerde şunu gördüm. Bildiğinizi inanarak anlatır, arkasında durursanız, onlar da dinliyorlar. Bazen onlara çok aykırı gelen düşüncelerde de ısrar ettim. Sonraları, onların da ‘iyi ki ısrar ettin’ dedikleri oldu.’
***
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya Köşkü’ne çıkalı beş ay bile olmadı.
Köşk’e çıkmasını engellemek için olup bitenleri de unutmamak gerek: Anayasa Mahkemesi’nin 367 kararı, e-muhtıra , v.s.
ABD Başkanı ile en üst düzeyde ve bire bir kurulan ilişki bu çok sancılı ve anti-demokratik süreç ertesinde gerçekleşmekte... Gelişmeyi ABD ve Türkiye açısından değerlendirirken, bu süreci de unutmamalı.
ABD, Abdullah Gül’ün Köşk’teki döneminin önemli bir dış desteği olabilecek. Bush yönetimi, Gül’ü Washington’a davet ederek Türkiye’deki demokratik sürece desteğini tekrarlıyor ve yeni dönemde Türkiye’deki karar alma mekanizmasında önemli bir aktör olacağını düşündüğü Gül ile yakın bir şekilde çalışma arzusunu kayda geçirmiş oluyor.
Ayrıca, bu gelişme dış politikada aktif rol oynamak isteyen Gül’ün dış dünyadaki etkisini de artıracak.
***
Gül ile görüşmesinin hemen akabinde ABD Başkanı Bush Orta-Doğu gezisine çıkacak.
Gül-Bush görüşmesinin önemi bu açıdan da vurgulanmakta.
Orta-Doğu için Abdullah Gül Bush’a ne anlatır ya da Bush Abdullah Gül’e ne söyler derken önceki gün kimi haberlere göre ‘İran ve ABD savaşın eşiğinden döndü’.
Gelişmeyi yeryüzünün ciddi gazeteleri de manşetten gördü.
ABD Savunma Bakanlığı, Hürmüz Boğazı’nda seyreden 3 Amerikan savaş gemisinin İran’a ait 5 bot tarafından ‘çok ciddi biçimde’ taciz edildiğini açıkladı.
ABD’li komutanın, botlara ateş emri vermek üzere olduğu bildirildi.
Tahran yönetimi ise yaptığı açıklamada olayı ‘sıradan’ diye değerlendirdi.
Körfez’de yaşanan son gerilimin Bush’un bölgeye yapacağı ziyaretin öncesinde meydana gelmesi de dikkat çekti.
Beyaz Saray sözcüsü Gordon Johnroe da, Amerikan gemilerinin taciz edilmesini ‘provokasyon’ olarak nitelendirdi ve İran’ı gelecekte benzeri eylemlerden kaçınması konusunda dikkati çekecek biçimde uyardı.
***
Bush Orta-Doğu’ya neden gidiyor?
Yorumlara bakılırsa ‘Amaç İran’ı kuşatmak.’
‘Görünüşte barış süreci için Ortadoğu ziyaretine hazırlanan Bush’un asıl amacı bölge ülkelerini İran’a karşı kendi safına çekmek. İran’ın nükleer silah üretmediğine dair raporla işi bozulan Bush izolasyon için meşruiyet arıyor.’
Bush, bölgede Arap Emirlikleri ve Körfez ülkeleriyle temaslarda bulunacak. Bu aynı zamanda Bush’un İran’a uluslararası baskıyı artırmak ve müttefik bulmak için Ortadoğu’ya yaptığı ilk geniş çaplı ziyaret olma özelliğini taşıyor.
Bush ziyaret öncesinde bir İsrail gazetesine verdiği demeçte, ‘Orta-Doğu’ya gitmemim bir nedeni de bölge ülkelerini İran’ın bir tehlike olduğuna dair aydınlatmak’ şeklinde konuştu.
***
Önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan...
Ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül...
‘Çuval’dan sıcak istihbarat paylaşımına...
Yüksek dozlu eleştirilerden sıcak flörte...
Irak-Kuzey Irak ve Türkiye ilişkilerinde değişen dengeler...
PKK’yı yok etme kararı...
Kerkük’ü Kuzey Irak’a vermekten vazgeçme...
Gerekli reformları ve radikal adımları atması halinde iyice eli güçlenecek ve rahatlayacak bir Türkiye...
Ne oldu ki?
***
Tam bu gelişmeler esnasında İran’ın bize ‘azaltacağım’ dediği ‘doğal gazı’ kesmesi de var...
Gül-Bush, Orta-Doğu ziyareti, Hürmüz’de ABD-İran dalaşması, bölgede bizim lehimize yeniden kurulan dengeler, kesiliveren doğal gaz.
Hürmüz’deki dalaşmayı büyüteçle izliyorum.
İnşallah bir arıza çıkmaz.
Ama gene de zihnimin gizliden meşgul olduğu soruyu hissediyorum:
Arıza çıkarsa, ‘ABD İran’ı bombalar mı ve Türkiye ne yapar?’
Bu yazı 1,018 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
3 Ekim 2008
Oku bakayım...
-
16 Ağustos 2008
Beş yıl önce neredeydiniz?
-
14 Ağustos 2008
Ahmedinejad’la...
-
12 Ağustos 2008
Saakaşvili Tolstoy okudu mu?
-
31 Temmuz 2008
‘Kapatma ama hırpala..’
-
14 Temmuz 2008
MİT’in Ergenekon listesi...
-
12 Temmuz 2008
İran savaşı yaklaşıyor mu?
-
10 Temmuz 2008
Ölümün askerleri
-
8 Temmuz 2008
Öksüz Çocuk Eldiveni...
-
5 Temmuz 2008
Dağbaşı
-
28 Haziran 2008
Bir Türk neye bedel?
-
26 Haziran 2008
Türkiye-Almanya
-
21 Haziran 2008
‘Kamuoyunu TSK çizgisine getirmek’...
-
13 Haziran 2008
Gerçekten cevap bu mu?
-
11 Haziran 2008
Askeri sopa ile özen...
-
2 Haziran 2008
Elitist mi, kitlesel mi?
-
1 Haziran 2008
Sizi muhatabınız belirler...
-
28 Mayıs 2008
Sivas’ın doğusu...
-
25 Mayıs 2008
Danıştay ne karar verecek?
-
24 Mayıs 2008
Birinci Cumhuriyet’in sonu mu?
Yazarlar
-
Mühürdar
-
Behiç Karahisarlı
-
Fahri Güven
-
Murat Bardakçı
-
Avni Özgürel
-
Mehmet Şevket Eygi
-
Muharrem Coşkun
Yorumlar
+ Yorum Ekle