En Sıcak Konular

Ahmet Altan
Taraf

Ahmet Altan
0 0 0000

Konya...



Konya’ya çocukken gelmiştim bir kere.
Sabahattin Ali’nin romanlarını andıran, dar sokaklı, deri körüklü faytonları olan, küçük ve sıkıcı bir şehirdi aklımda kalan.
O hayalin ne kadarı gerçekti, ne kadarı değildi bugün kestiremiyorum.
Ama o geniş ve rüzgârlı Konya Ovası’nı geçtikten sonra şehre girince doğrusu çok şaşırdım.
Orta Anadolu’da bir “şehircilik patlaması” yaşanıyor bence.
Üç, dört şeritli büyük caddeler, parklar, lüks oteller, alışveriş merkezleri...
Burası “mutaassıplığıyla” ünlü bir şehir.
Türkiye’nin aklını taktığı “başı örtülü” kadınlar her yanda.
Ama başı örtülü de olsa kadınlar hayatın içine girmişler.
Başı açık kadınlar da sokaklarda rahatça dolaşıyor.
Seksen bin öğrencili üniversitenin şehir hayatını çok değiştirdiği söyleniyor.
Alışveriş merkezlerinden birinde vitrinine “seksi” kadın çamaşırları koymuş bir dükkân gördüm, içerde de türbanlı bir tezgâhtar kız vardı.
Yolda bisiklete binen yaşlı bir kadına rastladım.
Mevlana’yı ziyaret etmek için yılda yaklaşık iki milyon yerli ve yabancı turist geliyor Konya’ya.
Ve, olağanüstü bir mutfağı var buranın.
Konya’nın “etli ekmeğini” yememek ciddi bir eksiklik bence.
Anadolu’yu dolaşırken hep aynı şey geliyor aklıma.
Türkiye, politikacılarıyla gazetecilerini çoktan aşmış.
Bu ülkeyi artık “lafla” yönetmek mümkün değil sanırım.
Ne “din” vurgusuyla, ne “türbanla”, ne “laiklik” kavgasıyla, ne “yüce önder Atatürk” klişesiyle, ne “Türklükle”, ne “Kürtlükle” bu ülkeyi yönetemez artık kimse.
Hayat, sözleri aşmış geçmiş.
AKP’nin kapatılma davasına çok kızgınlar, bunu kendilerine yönelik bir hakaret gibi algılıyorlar.
Ama, buğday fiyatlarından, dünyada buğday üretimi azalırken bu yıl Konya’da üretim patlaması yaşanmasından, buğday fiyatlarının hasat zamanına kadar düşüp düşmeyeceğinden konuşmayı daha çok seviyorlar haliyle.
Sosyologların Anadolu konusunda daha derin araştırmalar yapması gerektiğine gittikçe daha çok inanıyorum.
CHP buralardan oy alamıyorsa, bunun tek nedeni bu partinin “laiklik” vurgusuna abanması değil, laikliğin yanına hayatı doğrudan ilgilendiren projeler ekleyememesi bence.
AKP’nin ya da başka bir partinin de yalnızca “din” vurgusuyla oy alması mümkün gözükmüyor doğrusu bana.
Bilgisayar merkezleri, internet kafeleri, türbanlı kızların da kaydığı buz pateni pistiyle Konya, dünyaya “otomotiv yedek parçası” ihraç eden bir şehir.
Bir yanıyla çok tutucu ama bir yanıyla da kendi tutuculuğunu, üretimi ve değişen hayatın gerçekleriyle aşıyor.
Buranın en ünlü lokantalarından Cemo’da etli ekmek yerken biraz ötede oturan dört kişilik bir aileye takıldı gözüm.
Dede, babaanne, oğul ve gelin oturmuş yemeklerini yiyorlardı.
Babaanne başörtülüydü, gelin türbanlı.
Bir de iki üç yaşlarında bıcırık bir kızları vardı.
Küçük kız babasının kucağındaydı, babası ona yemek yediriyordu, dede de arada bir torununu beslemekte oğluna yardım ediyordu.
“Çocuğa kadınlar bakar” anlayışı en azından o ailede, o gece değişmiş gibiydi.
Giyimlerindeki “muhafazakârlığa” rağmen davranışları muhafazakâr geleneklerin ötesindeydi.
Anadolu’yu dolaşırken İstanbul medyasıyla Ankara bürokrasisinin Türkiye’den hızla koptuğunu görüyor insan.
Buralarda hayat çelişkilerle dolu ve hızla değişiyor.
Görüntüdeki muhafazakârlık sürüyor, kadınlar “kapalı” ama şehirlerin üretimleri artıyor ve hayatın içindeki kadınların sayısı da çoğalıyor.
Tam bir geçiş dönemi.
Bana sorarsanız, asıl konuşmamız gereken buralardaki üretim ve şehircilik patlamasını Güneydoğu’nun şehirlerine nasıl taşıyacağımız olmalı.
Fark gittikçe büyüyor.
Konya’yı, Kayseri’yi, Diyarbakır’ı, Mardin’i gezerseniz irkilirsiniz.
Aynı ülkenin şehirleri değil gibiler.
İstanbul medyasıyla Ankara bürokrasisi yanlış bir kavgayı sürdürüyorlar.
Anadolu’nun muhafazakârlığı “emirlerle”, yasalarla, davalarla, kavgalarla değiştirilemez.
Onları bizzat hayatın kendisi değiştiriyor zaten.
Buradan bakıldığında asıl değişime direnenler, İstanbul medyasıyla Ankara gibi gözüküyor.
Onlar gerçekleri görmeyi reddediyor çünkü.
Sanki hâlâ yüz yıl öncesinde yaşıyorlar.


Bu yazı 1,190 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 19 Ağustos 2009 Mafya, TÜSİAD, Türkiye...
    • 3 Ekim 2008 Korkmalı mıyız?
    • 16 Ağustos 2008 Yavaşlık
    • 14 Ağustos 2008 Ne oldu şimdi?
    • 12 Ağustos 2008 Ayıklamak
    • 30 Temmuz 2008 Dışarıda kim kaldı?
    • 18 Temmuz 2008 Yalanlar, gerçekler, sorular...
    • 16 Temmuz 2008 Çete
    • 14 Temmuz 2008 Emine
    • 12 Temmuz 2008 Dindarlar ve demokrasi...
    • 5 Temmuz 2008 Darbe ve medya
    • 28 Haziran 2008 Solculuk ve dindarlık, zavallılık mıdır?
    • 27 Haziran 2008 Bir darbe yandaşı
    • 26 Haziran 2008 Travma
    • 21 Haziran 2008 'Düşman değiliz be paşalar'
    • 13 Haziran 2008 Yeni sorun ihtiyacı...
    • 12 Haziran 2008 Anlamak için...
    • 2 Haziran 2008 Altınların parlaklığı...
    • 1 Haziran 2008 Fırsatçılık ve pusu
    • 28 Mayıs 2008 Her Türk asker doğar

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,105 µs