En Sıcak Konular

Ali İhsan Karahasanoğlu
Vakit

Ali İhsan Karahasanoğlu
0 0 0000

İnönü Üniversitesi’nin suçüstü açıklaması



Böyle suçüstü oluyorlar!
Başında Fatih Hilmioğlu’nun bulunduğu İnönü Üniversitesi Senatosu, dün yazılı bir açıklama yapmış..
 
 
Gerçi senatodaki tüm üyeler, zaten rektörün seçtiği adamlar olduğundan, rektör gibi düşünmeyen objektif birisinin orada bulunmasını beklemek abes ise de, yine de ben senatonun gerçekten toplandığı ve böyle bir yazılı açıklamayı görüşerek karar altına aldığı kanaatinde değilim.
Nasıl olsa rektörün emri altındalar ya, rektör kendilerine tebliğ ediyor; “Ben şöyle bir yazılı açıklama hazırladım.Sizin ağzınızdan kamuoyuna duyuracağım. Yalanlama yapmayın haa” diye..
Onlar da eyvallah demek zorunda kalıyorlar.
Yoksa, böyle yanlışlıklara, bir heyet halinde imza atmanın, hiç de makûl olmadığı kanaatindeyim.
Nedir o yanlışlıklar?
Açıklamada deniliyor ki: “Türban, Anadolu insanının başörtüsünden farklıdır ve Türk kültüründe yer almamaktadır.”
Senato üyelerine hemen çağrıda bulunuyorum, bugün bir daha toplansınlar; dünkü açıklamalarını teyiden, “Başörtü serbesttir, türban yasaktır” diye açıklama yapsınlar, bitsin bu iş! Türk kültüründe başörtü var, türban yok ya.. Türk kültüründe olan başörtüyü serbest yapın, Türk kültüründe olmayan türbanı yasaklayın; itiraz eden ahlâksızdır.
Ama üniversitedeki akıllılar(!), uyanıklık yapalım derken, milleti aptal yerine koymak istiyorlarsa, “Geçti Bor’un pazarı, sür eşşeğini Niğde’ye” hitabına maruz kalırlar!
Gerçekten de, artık “Türban başka, başörtü başka” saçmalığının kimse tarafından dinlenmediğini Senato üyelerine hatırlatalım.. Çünkü kendilerine gerekçe aldıkları Anayasa Mahkemesi kararında, başörtü ve türbanın aynı şey olduğu yazılı.. Senato üyelerinin, mahkeme kararının bir kısmını kabul edip, diğer kısmını yadırgayacak halleri olmasa gerek!
Başka ne deniliyor açıklamada: “Türban, 25 yıl önce ‘bazı odaklar’ tarafından yapay ve kasıtlı olarak dinsel bir simge olarak üretilip, Cumhuriyet’in temel niteliklerine karşı siyasi bir simgeye dönüştürülmüştür.”
25 yıl öncesi, 1983 yılına denk geliyor.
Ben kendilerine, 1969 tarihli, Ankara Üniversitesi’nin Hatice Babacan ile ilgili başörtü gerekçeli olarak verilmiş disiplin cezasını postalayayım da, olayların tarihi gelişimini öğrensin muhterem bilim adamlarımız!
Öğrensinler de, cahil cahil laflar etmesinler.
Evet, üniversitelerde  başörtü tartışması, 1983’te değil, 1969’da başlamıştır. 1980 yılına kadar da tek tük olmakla birlikte başörtü tartışması sürmüştür. 12 Eylül darbesi ile birlikte üniversitelere gönderilen genelgede, Şapka Kanunu ve Bazı Kisve ve Kıyafetlerin Kullanılamayacağına dair kanun hatırlatılarak, sakal ve başörtü yasağının uygulanması istenmiştir. Bu genelge yollandığında, ben de fakültede olduğumdan, yakınen biliyorum konuyu..
Arkasından 1982 tarihli YÖKgenelgesi yayınlanmıştır.
Tüm bunlar, İnönü Üniversitesi Senatosu’nun açıkladığı gibi 1983’te değil, çok önceden bu tartışmaların yaşandığını isbatlamaktadır.
Buraya kadarki eleştirilerimizi, kabul edebilir veya etmeyebilirler.
Ama şimdi yapacağım eleştiriyi, hiçbir aklı başında insan reddedemez.
Nedir o?
İnönü Üniversitesi’nin, açıklamasındaki şu ifadelerin, suçüstü delili olduğu yönündeki eleştirim.
İşte suçüstü olunan ifade: “Danıştay ve Anayasa Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini oluşturan ‘devrim yasalarına’ ve buna bağlı olarak ‘laiklik’, ‘ulusal birlik’, ‘hukuk devleti’, ‘eşitlik’ ve ‘demokratiklik’ ilkelerine aykırı olduğu gerekçesiyle türbanı üniversitelerde yasaklamıştır.”
Buraya noktayı koyalım işte..
Kim koymuş yasağı?
Anayasa Mahkemesi ve Danıştay!
Bizim bildiğimiz, bu iki mahkeme, yasak koyma makamı değil; konulan yasakların hukuka uygun olup olmadığını denetleme yeridir!
Kendileri yasak koyamaz. Konulan yasakları denetlerler.
Ama İnönü Üniversitesi, kendi ağzıyla itiraf ediyor işte, “Anayasa Mahkemesi ve Danıştay (...) yasağı koymuştur.”
İşte bizim de yıllardır söyleyip eleştirdiğimiz hukuka aykırılık da bu.. Yargı organlarının, yasama organının görevini gasbetmesi.. Yasama organıymış gibi, yasak koyması..
Hay sağolasınız İnönü Üniversitesi Senatosu’nun değerli üyeleri.. Ağzınıza, kaleminize sağlık. Bir gerçeği, laikçilerin ağzından itiraf ettiniz.
Ağzınız dert görmesin!
Biz yıllardır söylüyorduk, inandıramadık. Şimdi sizin açıklamanıza inanırlar artık!
 


Bu yazı 1,344 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 3 Ekim 2008 Anlayana sivri sinek anlamayan davul zurna sinek ee..
    • 16 Ağustos 2008 Maliye Bakanlığı cevap verdi, ya diğerleri?
    • 14 Ağustos 2008 Fikret Bila, namazdan niye rahatsız oluyor?
    • 14 Temmuz 2008 Onların gücü, bizim ‘dik duruş’ eksikliğimizden!
    • 12 Temmuz 2008 Yasakçı Tuğcu, böyle saçmaladı!
    • 5 Temmuz 2008 Ergenekon’da öyle, AK Parti’yi kapatmada böyle!
    • 28 Haziran 2008 RTÜK bile uyursa, Anayasa Mahkemesi ne yapacak ki?
    • 27 Haziran 2008 “Bedevi”nin arkasındaki gerçek!
    • 21 Haziran 2008 Doğan saldırılarının arkasında ne var?
    • 13 Haziran 2008 Bak sen, şu ANKA kuşuna!
    • 12 Haziran 2008 “Sı-nır-lı-dır” ne demek, izah etseniz ya!
    • 1 Haziran 2008 50 yıllık gazeteciden(!) gazete düşmanlığı!
    • 28 Mayıs 2008 ‘Kapatma kararı’ndan daha vahim olan..
    • 25 Mayıs 2008 Tartışma örtü yasağıysa, MHP’nin safı neresi?
    • 24 Mayıs 2008 Yargıtay, kapatılmamaya “heves”’ dedi!
    • 21 Mayıs 2008 CHP % 95, AK Parti % 4.. Normal mi bu?
    • 19 Mayıs 2008 ‘Köşeler babamızın malı mı?’dan ‘gazeteler babamızın çiftliği’ne!
    • 14 Mayıs 2008 Bir dönem, emekliliklerle kapanıyor!
    • 10 Mayıs 2008 Hataların sebebi, yargıya baskı mı?
    • 10 Mayıs 2008 Hataların sebebi, yargıya baskı mı?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,953 µs