En Sıcak Konular
Vakit
Ali İhsan Karahasanoğlu
0 0 0000
Teziç’e, Hitler’in söylemleri yeter artık!
Dünya kime kalmış ki, YÖKde Erdoğan Teziç’e kalsın!
Dünyada hangi despotun hükümranlığı sürekli olmuş ki, Teziç’in ki de sürekli olsun!
Kemal Gürüz gitti gidecek derken, alın işte, Erdoğan Teziç’in de 4 yılı bitiverdi.
Dün sormuşlar Erdoğan Teziç’e, “Şimdi ne yapacaksınız?” diye..
Teziç de cevap vermiş: “İstanbul'a gider gitmez ilk iş olarak, kütüphanemdeki fazlalıkları ayıklayacağım.”
Hurda kâğıtcılara gün doğdu desenize.
Hemen Teziç’in evine dayasınlar kamyonları..
Evde ne kadar kitap varsa, hepsini atacak sayınTeziç çünkü!
O fazlalık dedi ama, sonuçta kütüphanede kitap kalmayacağından emin olabilirsiniz siz!
50 yıla yaklaşan Anayasa Hukukçusu Öğretim Üyeliği’nden sonra, 4 yıllık YÖKBaşkanlığı dönemi, kütüphanesindeki tüm kitapları “fazlalık statüsü”ne soktu çünkü..
Kütüphanede Anayasa hukuku kitabı mı var?
At çöp kutusuna!
Neymiş Anayasa hukuku?
Anayasa diye bir şey yoktur.
Bir avuç ayrıcalıklı kesimin arzu ve istekleri vardır..
Onlar derler ki, “Galatasaray Lisesi’nden mezun olanlar, otomatikman Galatasaray Üniversitesi’ne gidebilmelidir”.
ÖSS’müş, KÖS’müş hiçbir şey dinlemezler, Galatasaray Lisesi’nden mezun olan öğrenciyi, otomatikman Galatasaray Üniversitesi’ne imtihansız alırlar!
Dolayısıyla Anayasa Hukuku ile ilgili kitapların tamamı fazlalık statüsündedir, atın çöpe!
Ceza Hukuku kitabı mı?
O da ne ki?
“Kanunsuz suç olmaz, kanunsuz ceza olmaz” ilkesinin uzun uzun anlatıldığı kitapların dönemi kapandı artık.
4 yıllık YÖKBaşkanlığı’ndan sonra, şimdi “Egemenler neyi suç olarak belirtiyorsa, o suçtur.. Neyi ceza olarak gösteriyorlarsa, o uygulanır” mantığı hakim artık.
Öyle değil mi?
Başörtü yasağı diye bir yasak var mı disiplin yönetmeliğinde? Dikkat buyrun, aslında “kanun”da olması lazım ama, kanunu boşverdik, biz “yönetmeliğinizde var mı?” diye soruyoruz!..
Yok.
Yönetmelikte böyle bir suç yok ama, takır takır başörtülü öğrencileri kapı dışarı attılar..
Dahası var..
Haydi diyelim başörtü disiplin suçu.. Disiplin suçu olarak düşünülen bir hareketinden dolayı, öğrenciye yetkili disiplin amirleri tarafından ceza verilmeden, kapıdaki bekçi tarafından okula girişinin engellenmesi şeklinde bir ceza, kanunda veya yönetmelikte var mı?
Yok.
Onu da fiilen uygulattı sayınTeziç.
“Kanunsuz suç ve ceza olmaz” kuralını rafa kaldırdığına göre, artık kütüphanesindeki Ceza Hukuku kitaplarını da çöpe atması gerekirTeziç’in. O kitapların hepsinin ilk konusu, “Suçun ve cezanın kanuniliği ilkesi”dir çünkü!
Başka ne kitap kaldı Teziç’in kütüphanesinde?
İdare Hukuku kitapları!
İyi de, İdare hukukunun da en temel ilkelerinden birisi, yönetilene karşı eşit davranmadır. Yönetilenlerin, eşit muameleye tabi tutulmasıdır. Teziç, YÖKBaşkanlığı döneminde ne yaptı peki?
Meslek Lisesi mezunlarının 10 doğru cevabını, lise mezununun 6 doğru cevabı ile eşdeğer gördü.
Hani eşitlik? Hani eşit muamele?
Boşver, idare hukuku da ne imiş? Eşitlik de ne imiş, değil mi Teziç efendi!
Her çocuğun, doğum ile birlikte vazgeçilmez hakları olurmuş, bu haklar ölüme kadar ayrılmaz bir parça imiş, falan filan..
Boşverin bunları yaa!
Başörtülü kızların ne hakkı olabilir ki?
Medeni Kanun, çocuğun doğumla birlikte haklara sahip olacağını söylese de, biz bu çocukların, ileride başörtü takıp takmaması, sakal bırakıp bırakmamasına bakarak, o haklara sahip olup olmadığına karar veriyoruz artık.
Dolayısıyla Medeni Hukuk kitaplarını da atınız çöp kutusuna.
Kaldı mı kütüphanende kitap, Teziç amca?
Kalmadı değil mi?
Ohh işte, sen kitaplardan kurtuldun, biz de senden kurtulduk.
Ha varsa, Hitler’in kitapları kalabilir!
Bundan sonraki hayatında, son dört yılındaki gibi, ondan esinleneceksin çünkü.
Bak bakalım Hitler ne yapmış, nasıl yapmış.. Onları oku, farkın var mı Hitler’den, kararını kendin ver artık!
Bu yazı 1,308 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
3 Ekim 2008
Anlayana sivri sinek anlamayan davul zurna sinek ee..
-
16 Ağustos 2008
Maliye Bakanlığı cevap verdi, ya diğerleri?
-
14 Ağustos 2008
Fikret Bila, namazdan niye rahatsız oluyor?
-
14 Temmuz 2008
Onların gücü, bizim ‘dik duruş’ eksikliğimizden!
-
12 Temmuz 2008
Yasakçı Tuğcu, böyle saçmaladı!
-
5 Temmuz 2008
Ergenekon’da öyle, AK Parti’yi kapatmada böyle!
-
28 Haziran 2008
RTÜK bile uyursa, Anayasa Mahkemesi ne yapacak ki?
-
27 Haziran 2008
“Bedevi”nin arkasındaki gerçek!
-
21 Haziran 2008
Doğan saldırılarının arkasında ne var?
-
13 Haziran 2008
Bak sen, şu ANKA kuşuna!
-
12 Haziran 2008
“Sı-nır-lı-dır” ne demek, izah etseniz ya!
-
1 Haziran 2008
50 yıllık gazeteciden(!) gazete düşmanlığı!
-
28 Mayıs 2008
‘Kapatma kararı’ndan daha vahim olan..
-
25 Mayıs 2008
Tartışma örtü yasağıysa, MHP’nin safı neresi?
-
24 Mayıs 2008
Yargıtay, kapatılmamaya “heves”’ dedi!
-
21 Mayıs 2008
CHP % 95, AK Parti % 4.. Normal mi bu?
-
19 Mayıs 2008
‘Köşeler babamızın malı mı?’dan ‘gazeteler babamızın çiftliği’ne!
-
14 Mayıs 2008
Bir dönem, emekliliklerle kapanıyor!
-
10 Mayıs 2008
Hataların sebebi, yargıya baskı mı?
-
10 Mayıs 2008
Hataların sebebi, yargıya baskı mı?
Yazarlar
-
Mühürdar
-
Behiç Karahisarlı
-
Fahri Güven
-
Murat Bardakçı
-
Avni Özgürel
-
Mehmet Şevket Eygi
-
Muharrem Coşkun
Yorumlar
+ Yorum Ekle